
Ailece neredeyse on yıldır “ha bugün, ha yarın gideriz” derken, bu yıl, her anını dolu dolu yaşadığımız bir Barla ziyareti yapmak nasip oldu…
Aslında niyetimiz Ramazan’ın son on gününde itikaf niyetiyle de kalabileceğimiz bir yer bulmaktı. Şimdi bakıyoruz da Barla, hem çocuklar için hem de bizim için hem itikaf, hem de tatil amaçlı harika bir tercih olmuş.
Geceleri Bediüzzaman’ın hayatta iken kaldığı evinin yanındaki Yokuşbaşı Mescidi’nde ailece sahura kadar süren itikaf programı, gün içinde de tüm gezilecek mekanları hem ziyaret hem de ibadet niyetiyle dolaşma imkanı bulduk. Neredeyse hiçbir anını boş bırakmadığımız tam dolu “bir hafta” geçirmek nasip oldu.
Gideceklere önerilerimiz:
Öncelikle orası bir tatil yeri değil, tefekkür yeri. Bu şuurla program yapıp da gitmek gerek. Niyet bu olunca, tatilden maksat olan dinlenmek de beraberinde olmuş oluyor.
Hem çocuklar için hem de yetişkinler için birlikte verimli vakit geçirmek mümkün. Yeter ki öncesinde güzel bir program yapıp, çocuklara da bunu tebliğ edin. Örneğin Çam Dağı’nda veya Eğirdir Gölü kenarında bir tam gün geçirince hem orada verimli okumalar, tefekkürler nasip oluyor, hem de çocuklar oyun oynamak istediklerinde güzel vakit geçirebiliyorlar.
Gezdiğimiz mekanların bazıları şunlar:
- Barla içinde Yokuşbaşı Mescidi, Mus Mescidi, Çeşnigir Paşa Cami, Bediüzzaman’ın kaldığı evler, Barla Kabristanı, Tarihi Kilise, Karakavak Mevki
- Eğirdir Gölü Sahili
- Çam Dağı
- Eğirdir Kalesi, Yarım Adası (Burada yarım adayı tekne turu yaptık, güzel oldu, tavsiye ederim)
Ramazan’da her ikindi bir camide hatim duaları vardı, onların neredeyse tamamına katılmak nasip oldu.
Bayramda ise Eğirdir Gölü’nde göle girip, Barla’ya veda ettik.